Bulaşıcı kist hastalığıyla mücadele

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nazmiye Altıntaş’ın başkanlığını yaptığı Türkiye Hidatidoloji Derneği, “İzmir ilinde Kist Hidatik Hastalığı Farkındalığının Artırılması Projesi’’ ile Avrupa Birliği’nden hibe desteği almaya hak kazandı. Dernek, proje ile “Kist Hidatik” Hastalığına savaş açtı. Proje ile İzmir’in 10 ilçesinde sağlık çalışanlarının ve vatandaşların Kist Hidatik Hastalığı konusunda bilgilenmesi sağlanacak.

Bulaşıcı kist hastalığıyla mücadele

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nazmiye Altıntaş’ın başkanlığını yaptığı Türkiye Hidatidoloji Derneği, “İzmir ilinde Kist Hidatik Hastalığı Farkındalığının Artırılması Projesi’’ ile Avrupa Birliği’nden hibe desteği almaya hak kazandı. Dernek, proje ile “Kist Hidatik” Hastalığına savaş açtı. Proje ile İzmir’in 10 ilçesinde sağlık çalışanlarının ve vatandaşların Kist Hidatik Hastalığı konusunda bilgilenmesi sağlanacak.

Bulaşıcı kist hastalığıyla mücadele
20 Şubat 2019 - 12:35

Toplam 65 Bin Euro destek alan proje, 1 yıl sürecek. Projenin İzmir’de yapılan tanıtım toplantısına EÜ Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Sibel Göksel ile ilgili Sivil Toplum Kuruluşları ve belediye temsilcileri katıldı.
         Proje konusunda bilgi veren Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Parazitoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi, Türkiye Hidatidoloji Derneği Başkanı, Uluslararası Hidatidoloji Federasyonu Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Nazmiye Altıntaş, Kist Hidatik hastalığının dünyanın birçok bölgesinde ve Türkiye’de halk sağlığını tehdit eden ve ekonomik açıdan da maliyetli bir hastalık olduğunu söyledi. Proje kapsamında gerçekleştirilecek çalışmalara değinen Prof. Dr. Altıntaş, ‘‘İzmir şehir merkezi ve 10 ilçesinde (Aliağa, Bayındır, Bergama, Karaburun, Kemalpaşa, Kiraz, Ödemiş, Selçuk, Tire ve Urla) hastalığın yaygınlığını saptamak ve sebep olduğu ekonomik kayıpları tespit etmek amacıyla saha araştırması yapacağız.  Büyük bir sağlık ve ekonomik sorun oluşturan bu kronik hastalıktan, insanların kendilerini ve hayvanları nasıl koruyacaklarını anlatacağız. Özellikle çocuk yaşta alınıp kistin yavaş büyümesi nedeniyle ileri yaşlarda ortaya çıkan bir hastalık olmasından dolayı okullara giderek özellikle ilköğretim öğrencilerini bilgilendireceğiz. Ayrıca kamuoyunda hastalık konusunda farkındalık yaratmak için, halka yönelik bilgilendirme toplantıları düzenlemenin yanında sağlık çalışanlarının farkındalığının artırılmasını da sağlayacağız. Araştırma sonuçlarını ilgili yetkililerle paylaşarak gerek bakanlıkların gerekse diğer yetkili kamu kurum ve kuruluşlarının bu konuya daha fazla önem vermeleri için farkındalık oluşturulacağız’’ diye konuştu.
Dış İşleri Bakanlığı AB Başkanlığı İzmir Temsilcisi  Ceyhan Çiçek de proje ile  İzmir’e önemli bir AB desteği kazandırıldığını söyledi. Sivil Toplum Destekleri konusuna özel önem verdiklerini belirten Çiçek, ‘‘ 15 ilden ve 500’ü aşkın başvuru arasından seçilen proje ile 38 sivil toplum kuruluşuna 2 milyon 100 bin Euro proje desteği sağladık.  Bu projelerin sivil toplum kuruluşlarının mevcut kapasitelerinin artırılmasına da destek vereceğine inanıyoruz’’ şeklinde konuştu. 
Kist Hidatik Hastalığı nedir?
Kist Hidatik Hastalığı, köpeklerden insanlara bulaşan hastalıklardan en tehlikeli ve önemli olanlardan bir tanesi olarak kabul ediliyor. Bu şerit erişkin halinde son konak olan köpeklerin ve köpekgillerin ince bağırsağında, sulu kist denen larva halinde ise ara konak olan koyun, sığır gibi otçullar başta olmak üzere değişik memelilerin ve insanın çeşitli organlarına yerleşiyor. Türkiye’de kaçak olarak, adaklık ya da Kurban Bayramlarında veteriner hekim kontrolü olmadan kesilen küçük ve büyük baş hayvanların kistli karaciğer ve akciğer gibi organlarının köpeklere yedirilmesi sonucu enfekte olan köpekler, gerek insanlar gerekse evcil hayvanlar için sürekli bulaşım kaynağını oluşturuyor. Bulaşımı sağlayan yumurtalar enfekte köpeğin dışkısı ile dışarı atılıyor. Böylece özellikle köpekler ile koyun ve sığır gibi evcil hayvanlar arasında oluşan döngünün insanlara geçişi başıboş dolaşan enfekte köpeklerle temas ile ve enfekte gıda ya da sularla kolayca gerçekleşiyor. İnsan ve otçul memeliler tarafından ağız yoluyla alınan bu gözle görülmeyen yumurtalar sindirim sisteminin duvarını delerek lenf ve kan damarları yoluyla karaciğere varıyor, buraya yerleşiyor; ya da kalpten akciğer dolaşımına geçiyor. Burada da durmazsa başka organlara (dalak, böbrek, beyin gibi) yerleşerek içi sıvı dolu keseler yani kistler oluşturuyor.
Hidatik kistler hemen her yaşta görülebiliyor. Cinsiyet dağılımı önemli bir özellik göstermese de çalışmaların büyük bir kısmında kadınlarda daha fazla görüldüğü belirtiliyor. Yaygın bir hastalık olmasına rağmen ne yazık ki toplumda bilinen bir hastalık değil. Bu nedenle hastalıkla ilgili farkındalık projesi oluşturulması büyük önem taşıyor. Proje, Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından Katılım Öncesi Yardım Aracı (IPA II) 2014 programı kapsamında finanse edilen Yerel STK’lar Hibe Programı kapsamında hayata geçirilecek
 

YORUMLAR

  • 0 Yorum